rss
twitter
    Ne mutlu Türküm diyene!

F-16, Mig-29 Üstünlük Tartışması



F-16, Mig-29 Üstünlük Tartışması

1989 yılında havacılık alanında büyük ilgi çeken haberlerin bir kaynağında Sovyet yapısı Mig-29 uçakları olmuştur. Bir Mig-29 uçağının Rus Pilotu tarafından kaçırılarak Trabzon'a indirilmesi, Paris havacılık Fuarı'ndaki kaza gibi, ard arda gelen olaylar dünya kamuoyu tarafından yakınen izlenmiştir. Batılı istihbarat organları ise bu uçak hakkındaki şu ana kadar elde edemedikleri bilgileri almak ve tereddütlü oldukları hususları aydınlığa kavuşturmak için her fırsattan istifade etmeğe çalışmışlardır.

Türkiye'de olay daha başka bir açıdan ele alınmış ve Türk kamuoyu, bu uçakları, yurt içinde üretimi ile haklı olarak gururlanılan F-16'lar ile karşılaştırarak hangisinin daha üstün olduğu konusunda bir tartışma içine girmiştir.

Genelde bir uçağı diğer bir benzeri ile mukayese ederek bir sonuca ulaşmak yanlış bir değerlendirme olur. Zira askeri uçaklar öncelikle görev sahalarına göre tiplendirilirler. Örneğin; ulaştırma, bombardıman, av, keşif gibi. Daha sonra her tip kendi içinde, dizayn amacı, yapısal farklılıklar ve teknik özellikleri gözönüne alınarak tesnif edilirler. Kısa, orta, uzun menzilli ulaştırma uçakları veya gündüz av-gece av önleme gibi. Diğer yandan aynı kategoride mütala edilen uçaklar ise taşıdıkları sistemden dolayı değişik performans sergiler ve benzerleri ile tam olarak mukayese edilemezler.

Yine aynı tür uçaklar, gerek kullanıcının ihtiyacına uygun olarak ve gerek kullanıcının ihtiyacına uygun olarak ve gerekse teknolojik gelişmelerden dolayı devamlı bir modifikasyona tabi tutularak ilk dizayn amacından daha farklı bir yapıya kavuşturulur ve birden fazla maksat için kullanılabilirler.

İşte tüm bu nedenlerden dolayı aynı tip ve kategoride de olsalar ayrı ayrı ülke ve firma yapısı uçakları mukayese ederek katı bir yargıya varmak yanlış olabilir.

Ancak bütün bu mülahazalara rağmen kamuoyunda büyük bir merak konusu olan bu üstünlük tartışmasına bir yanıt verebilmek için, her iki uçağıda yani hem F-16'yı, hem de Mig-29'u mevcut bilgilere göre datayları ile tanıtmak, mümkün görülen sahalarda bir karşılaştırma yapmak ve neticeyi soruyu soranlara bırakmak en sağlıklı yol olsa gerekir.

F-16'lar hakkında bugüne kadar kamuoyuna yeterli bilgi verildiği kanısıyla bu yazıda önce Mig-29 uçakları özet olarak tanıtılacak ve bilahare her iki uçağın fiziki yapıları, teknik özellikleri ve performansları mukayeseli olarak verilecektir.

MIG-29

Fulcrum'ların Sovyetler tarafından resmi olarak ilk tanıtımı 1986 yılında Finlandiya'da yapılmıştır. O güne kadar batılı kaynaklar böyle bir uçağın geliştirildiğinden haberdar olmalarına rağmen istikrarlı ve birbirine uyan dataylı bir bilgiye sahip olamamışlardır. Rusların MIG-23'lerin yerine servise koymak için yeni bir Av Uçağı Projesi üzerinde çalışmaya başladıkları hakkındaki ilk bilgiler 1971 yılında alınmaya başlanmıştır. Başlangıçta bu uçaklar Mig-23'lerin delta kanatlı bir türü olarak nitelendirilmiş ise de daha sonra bu değerlendirmenin gerçekçi olmadığı ve Sovyetlerin, F-14, F-15, F-16 ve F-18 gibi yeni jenerasyon uçaklar ile rekabet edebilecek tamamen yeni dizayn bir av uçağı üretmek peşinde oldukları anlaşılmıştır.

Mikoyan ve Sukhoi tarafından dizayn edilen Mig-29'ların uzaydan çekilen ilk fotoğrafları 1979 yılında batı basınında yayınlanmış ve ABD yetkili organları bazı teknik bilgiler vermişlerdir. Ancak 1986 yılında Finlandiya'daki resmi tanıtımdan sonra bu bilgilerin gerçeği tam yansıtmadığı ortaya çıkmıştır.İlk taktimden sonra geçen 3 yıl içinde uçak Hindistan, Suriye, Kuzey Kore, Yugoslavya, Çekoslavakya, Irak, Doğu Almanya, İngiltere ve en son olarakta Paris'te birçok gösteriye katılmış ve eldeki bilgiler gün geçtikçe netleşmeye başlamıştır. Halen uçak hakkında tam bir bilgiye sahip olunduğu iddia edilemez ise de yine de Mig-29'ların esrarının çözüldüğü rahatça söylenebilir.

Özellikleri

Mig-29'lar öncelikle, hava üstünşüğü mücadelesinde kullanılmak üzere geliştirilmiş olur tahditli olarakta Hava-Yer görevlerinde kullanılabilir nitelikte, teknolojinin en son yeniliklerini taşıyan taktik bir av uçağıdır.

Uçak genel olarak Mig-23 ve F-15'den daha geniş, ağır ve alçak kanatlı bir yapıya sahiptir. Yapısından Aleminyun, çelik, titan ve %7 oranında da kompozit malzeme kullanılmıştır. Geriye doğru gittikçe incelen kanatların uçları yuvarlaktır. Firar kenarındaki küçük satıhlı aileronlar ile yüksek kaldırma kuvveti yaratılmasında yardımcı hücum kenarı manevra flapları kanatlardaki hareketli kısımları oluştururlar.

Gövde; Mig-23'leri andıran bir radom bölümü, kokpit ve kablolar ile elektronik teçhizatı taşıyan bölümden ibarettir. İki parçalı kanopiye elektrikle kumanda edilmektedir.

Mig-29'ların en büyük özelliklerinden biride hiç şüphe yokki hava alıklarıdır. FOD (Foreing Object Damage) problemlerini çözmek için gaz kolu minimumda iken hava alıkları otomatik olarak kapanır ve sürat 120 knola ulaşınca tekrar açılır.

Uçağın iniş takım yapısı klasik olup burun dikmesi, FOD yaratmaması için mümkün olduğu kadar burundan arkaya konmuş ve geriye doğru katlanmaktadır. Ana iniş takımları, F-14'lerde olduğu gibi ileri doğru içeri alınırlar. Burun dikmesi Steering'li fakat anti-skid'sizdir.




Uçak herbumansky R-33 D turbofan motoru ile takatlandırılmıştır. Yaklaşık 8000 lb'lik yakıt depolarına sahip uçakta gövde altında harici yakıt tanklarıda taşınabilmektedir.

Mig-29'da genel olarak dijital/analog avionikler kullanılmıştır. Infrared arama sistemli ve laser mesafe bulucuları ile entegreli modern bir look down/shoot down pulse dopler atış kontrol radarına sahip uçaklarda F-16'lara benzeyen bir Head-up Display bulunmaktadır. Uçaklarda ayrıca radar altımetresi, 2 modlu INS ve dahili ECM sistemleri mevcuttur.

Uçuş kontrol sistemleri F-14, F-15 ve F-4'lerde kullanulan teknolojiye uygun bir yapıda ve manueldir. Kumanda sistemi analiz kompütörleri ile kumanda edilen bir istikrar elemanı ile takviye edilmiştir.

İki pozisyonlu hücum kenar flaplarına komputörler vasıtası ile kumanda edilmektedir. Kumanda eksenlerinde tahdit edici herhangi bir teçhizat bulunmadığından pilot, uçağın yapısal ve aerodinamik limitlerini zorlamayan her türlü manevrayı yapabilir.

FULCRUM'larda her kanatta 3 olmak üzere 6 adet silah taşıma istasyonu mevcuttur. Sol kanadın gövdeye yakın bölgesinde 1 adet 30 mm'lik top bulunmaktadır.

F-16'larla mukayese verilen bu bilgilerin ışığında Mig-29'lar ile F-16'lar arasında karıştırmalar görsellerdeki 4 tabloda verilmiştir.

Sonuç

Daha evvelde belirtildiği gibi aynı kategoride olsalar dahi uçaklar arasında mukayese yaparak bir üstünlük değerlendirmesi ortaya koymak hiç şüphe yokki bir yanılgıya sebebiyet verir. Hele bir tarafta MIG-29 gibi tüm özellikleri ayrıntılı bir şekilde bilinmeyen bir uçak olur ise bu yanılgı daha da artar. Diğer yandan teknik ve harekat özellikleri gözönüne alınırsa MIG-29'ların F-16'ların doğu bloğundaki bir karşıtı olduğu söylenemez. Zira MIG-29'lar genel hatlarıyla f-14 ve/veya F-15'lere muadil bir uçak görüntüsü vermektedir.

Gerçek şudur ki; Mig-29'ları mükemmel bir hava üstünlüğü mücadele uçağı olarak Sovyet teknolojisinin en son özelliklerini taşıyan ve iyi eğitim görmüş pilotları ile her zaman müesir olabilecek bir uçaktır. Halen 500'e yakın MIG-29 uçağı Sovyet Hava Kuvvetlerinde hizmet vermektedir. Ayrıca Doğu Alman, Hindistan, Irak, Kuzey Kore, Suriye, Yugoslavya ve Zimbabwe Hava Kuvvetleri de bu uçakları envanterinde bulundurmaktadır.



Yaşar Demirbulak, Savunma ve Havacılık NO:1/90

3 yorum:

LaterTimeLord dedi ki...

Şimdi şu taraftan bakalım; Sovyetler bu uçağı kendinden daha ağır Su-27 "Flanker" ile aynı zamanda geliştirmeye başladılar, ve kaynaklara göre iki uçakta ülkenin 4. jenerasyon çok amaçlı uçak seçmelerine girdi. MiG-29, Sovyetler tarafından F-16 ile kısa mesafede hızla itdalaşı yapmak için üretilmişti. Su-27 ise F-15 gibi daha karmaşık ve daha komplike (derin bombardıman operasyonları, her koşulda önleme gibi) görevler için üretilmişti. Eğer yabancı Rus/Amerikan asıllı belgeselleri izlerseniz, MiG-29 ve Su-27'nin aslında neredeyse aynı koşullara sahip olduğunu, ancak zamanla farklı alanlar için geliştirildiklerini göreceksiniz. :)

Yusuf Azeri dedi ki...

Mig 29 9 G değil 11 g-den bile fazla.. Yani manevra sınırı bilinmiyor çünki Pilotlar 11G-den fazasına dayanamıyor

Adsız dedi ki...

Ben Bu M-29 Trabzonda havalamasini Izlemistim. Ucak yerden kesilince pilot burnunu dikti ve gokyuzunde dik tirmanarak kayboldu. Bizim havada gurultu yapan F-104 veya F-5 ler 300 m tirmanip duman atti. Pilotlar ucaklari yataya getirmek zorunda kaldi. Bu arada M-29 kayboldu gitti. Daha sonar F-16 aldik. Bazi Alman pilotlardan dinledigime gore ucagin konforu Ferreari kadar rahatmis.